Tekel işçilerinin şanlı direnişiyle Türkiye’nin gündemine oturmuştu 4/C! 78 gün boyunca Ankara'dan tüm Türkiye'ye bütün güçleriyle haykırmışlardı “4-C köleliktir, köle olmayacağız” diye… 4C'nin iptali istemiyle yapılan açılan davada Danıştay, başvuruyu “Anayasa mahkemesinin yetkisinde” diyerek Yüksek Mahkeme’ye sevk etmişti. Anayasa Mahkemesi 20 Mayıs’tan beri dosyayı gündemine almıyor. İşçilerse, “şimdi değilse, adalet bize ne zaman lazım olacak?” diyor!
15 Aralık 2009’da geldiler Ankara’ya, direnmek için… Sakarya Caddesi’ni adeta çadır kente çevirdiler… 4/C’li köle olmamak için 78 gün boyunca direndiler. Birçok kişi belki de onlarla öğrendi 4/C’nin ne olduğunu.
4-C, işçilerin yıllarını vererek elde ettikleri sosyal ve ekonomik hakların, hükümetin bir cümlelik kararıyla gasp edilmesinden başka bir şey değil aslında! İşverene, istediği zaman sözleşme yenilememe ya da sözleşmeyi fesh etme yetkisi veren bir düzen 4-C! Yani hiçbir iş güvencesi yok. sadece iş güvencesi değil ellerinden alınan; ne kıdem tazminatı var 4-C’lilerin ne de ihbar tazminatı!
Devlet Memurları Kanunu’ndan işte bu kölelik statüsünün çıkarılması için işçiler, önce Danıştay’a gitti. Danıştay’da dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi. Mahkeme, 20 Mayıs’ta dosyayı esastan görüşme kararı aldı. Ancak aradan 8 ay geçmesine rağmen ortada alınmış bir karar yok! Mahkeme Başkanı şu ana kadar, dosyayı mahkeme gündemine bile almadı.
Ulusal Kanal’a konuşan Tek Gıda-İş Başkanı Mustafa Türkel’de Anayasa Mahkamesi’nin konuyu bir an önce gündemine alması gerektiğini belirtiyor.
4-C’lilerin gözü kulağı yüksek mahkemede! 25 bin işçi, eşi, çocuğu Anayasa Mahkemesi’nden gelecek kararı bekliyor... Ama sabrı da tükeniyor!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
SESSİZ KALMA.