Eskişehir Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü, polis ve özel güvenlik saldırısı sonucu oluşan 17 bin 786 liralık maddi zararın olay günü gözaltına alınan 45 öğrenci tarafından ödenmesini istedi. Öğrencilerin avukatları ise bu durumun tamamen hukuk dışı olduğu görüşünde.
4 Kasım 2010 tarihinde Anadolu Üniversitesi İki Eylül Kampüsü’nde bulunan Yabancı Diller Yüksekokulu binasında YÖK'ü protesto eylemine çağrı afişi asan öğrencilere polis ve özel güvenlik elemanlarının saldırması sonucu okul kantininde maddi hasar meydana gelmişti. Okul yönetimi, kantinin camlarını çevik kuvvet polisleri kırmış olmasına rağmen, faturayı saldırıya uğrayan öğrencilere kesti.
Polisin saldırısına karşı kendilerini savunmak için öğrenciler kantin kapısını kapatmış ve sandalyelerle kapı önünde barikat kurmuşlardı. Polis kapının camlarını kırmış ve biber gazı sıkarak içeriye girmişti. Hem kantin içerisindeki onlarca öğrenci hem de kantin işçileri polisin saldırganlığı sonucunda ciddi zarar görmüşlerdi. Olay sonucunda 45 öğrenci de gözaltına alınmış, sevk edildikleri adliyede cumhuriyet savcılığına ifade verdikten sonra serbest bırakılmıştı.
Okul yönetimi olayın bütün sorumluluğunu öğrencilere yükleyerek, oluşan maddi zararın faturasını öğrencilere ödetme kararı aldı.
Rektörlük ailelere mektup gönderdiAnadolu Üniversitesi Rektörlüğü gözaltına alınıp serbest bırakılan 45 öğrencinin ailelerine gönderdiği mektupta 17 bin TL'lik maddi zararın ödenmesini istedi. Ailelere, her öğrencinin 5 gün içerisinde 395 TL ödemesi, aksi takdirde icra işlemlerinin başlatılacağı ifade edildi.
Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü Hukuk Müşavirliği tarafından Avukat Berrin Kıncal imzasıyla öğrencilere gönderilen yazıda, "yasal olarak, kamu malına verilen zararın zarar veren kişiler tarafından ödenmesi gerektiği, ayrıca bu kişiler hakkında daha önce de savcılığa suç duyurusunda bulunulduğu" belirtildi. Av. Kıncal, kantine zarar veren öğrencileri fotoğraf ve video görüntülerinden belirlendiklerini, bunların arasında kendi ünivesitelerinde okuyan öğrencilerin yanısıra ESOGÜ öğrencilerinin de bulunduğunu ileri sürdü.
Öğrencilerin ailelerine gönderilen yazıda şu ifadelere yer verildi:
“04 11 2010 tarihinde üniversitemiz Yabancı Diller Yüksekokulu kantininde meydana gelen olaylarda kantinde bulunan masa, sandalye vb. ile kantin camları kırılmış ve maddi zarar meydana gelmiştir. Anılan tarihteki olayda meydana gelen toplam 17 bin 786 liralık kamu zararının tahsili gerekmektedir. Gerçekleşen olaylara katılmanız sebebiyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğunuzdan meydana gelen hasar toplam 17 bin 786 lira olup, bu bedelden 395.25 TL.sının tarafınızdan ödenmesi gerekmektedir. Bu bedeli yazımızın tarafınıza tebliğinden itibaren 5 gün içinde PTT havalesi ile Anadolu Üniversitesi Hukuk Müşavirliğine göndermeniz veya Anadolu Üniversitesi Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı’nın T.C. Ziraat Bankası Anadolu Üniversitesi Şubesi TR5900001001900400130705004 nolu hesabına ödemeniz gerekmektedir. Aksi takdirde alehinize icra takibine başvurulacağı, fuzuli yere icra harç masrafları da ödemek zorunda kalacağınız önemle rica olunur.”
Avukat Öngel: Rektörlüğün kararı hukuken geçersizÖğrencilerin avukatlığını üstleneceği belirtilen Eskişehir Barosu avukatlarından Özgür Özlem Öngel Doğan Haber Ajansı'na yaptığı açıklama, “Hukuken bir zararın tahsili edilmek isteniyorsa öncelikle zararın boyutlarını tespit etmesi gerekir. Trafik kazası dahi olsa ondan doğan zararının tahsilini istersen hukuki zorunluluklarını yerine getirilmeli. Öncelikle maddi hasa tespitinin yapılması gerekir. Üniversite, bir hükmi şahsiyet olarak zarara uğradığını ve kimlerin zarar verdiğini belgelerle tespit etmelidir. Bunlar yapılmadan öğrencilerden para talep ediyor. 17 bin liranın neye göre belirlendiği bilinmiyor. Ortada geçerli bir tespit yok. Ayrıca üniversitenin bu parayı talep etmesinin hukuken hiçbir dayanağı da yok. Bu sadece bir taleptir. Video görüntülerini izledim. Kantin içinde ve dışında 300’e yakın öğrenci var. Bunların içinden 45 öğrenciyi nasıl seçtin? Bu anlamda bu kararın altına imza atanların hukuken geçersiz bir işlem yaptığını düşünüyorum” dedi.
Eğitim-Sen: Rektörlüğün amacı öğrencileri ailelerine ihbar etmek
Eğitim-Sen Eskişehir Şube Sekreteri İsmail Kaya da polis saldırısı sonucu oluşan maddi zararın öğrencilerden talep edilmesini eleştirerek “AKP döneminde her alanda olduğu gibi üniversitede demokrat ve ilerici öğrenciler üzerinde baskılar yoğunlaştı. Zararı öğrenci ailelerinden tahsil etmek istemek tam da AKP’den beklenen bir davranış. Bu işin asıl amacı öğrenci ailelerine öğrencileri ihbar etmek. Eğitim-Sen olarak öğrencilerin yanındayız” diye konuştu.
AÜ öğrencisi Yavuz Yıldız: Rektörlüğün iddiaları yalan ve hukuk dışıKonu ile ilgili soL'a bilgi veren AÜ öğrencisi Yavuz Yıldız, 4 Kasım günü gerçekleşen saldırının ardından mahkemeye başvurduklarını ve 2 gün önce de Rektörlük tarafından haklarında soruşturma başlatıldığını belirtti. Henüz dava ve soruşturma süreci tamamlanmadan maddi zararın kendileri tarafından karşılanmasının talep edilmesinin hiçbir hukuki dayanağı olmadığını belirten Yıldız, 45 öğrencinin fotoğraf ve video görüntüleri ile tespit edildiği iddiasının da yalan olduğunu söyledi. Kendilerinin kesinlikle okula maddi zarar vermediklerini belirten Yıldız, eğer fotoğraflar ve video görüntüleri kamuoyu ile paylaşılırsa bunun iddia edildiği gibi olmadığı görülür dedi. Yıldız ayrıca, 17 bin TL'lik maddi zararın nasıl ve hangi kurum ya da komisyon tarafından tespil edildiğinin de açıklanmadığına dikkat çekti.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nin AKP'li Rektörlüğü, solcu öğrencilerin ailelerine “Çocuklarınız komünist parti ile olaylara karışıyor okuldan atılacak sahip çıkın” gibi ifadeler içeren mektup da yollamıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
SESSİZ KALMA.