28 Aralık 2010 Salı

Üniversite ve hukuk ayaklar altında!


Bir yıllık faşizm ...

İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt'taki fakülte, yüksekokul ve idare binalarında polise 1 yıl boyunca istediği an ve istediği şekilde arama yapma yetkisi veren karar hukuku ayaklar altına alıyor.
Fatih Emniyet Müdürlüğü'nün talebi üzerine İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından alınan "Önleme Araması" başlıklı karar, İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt'taki fakülte binalarına asıldı. Karara göre polis istediği an istediği gerekçe göstermeden fakülteye girişlerinde kişileri özel defterlerine kadar arayabilecek. Bu arama için polisin üniversiteden herhangi bir yetki talep etmesi gerekmeyecek. Karar, İstanbul Üniversitesi'ne bağlı Fatih'teki tüm fakülte, yüksekokul ve diğer idari binaları kapsıyor.
22 Aralık Çarşamba günü İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt'taki fakülte binalarına asılan kararın gerek alınma şekli, gerekse de içeriği Türkiye'de üniversitelerin ve hukukun ayaklar altına alındığının kanıtı niteliğinde.

Fatih'te polise sonsuz keyfiyet yetkisiBeyazıt'ta fakülte binalarına asılan kararda "İstanbul Üniversitesi'ne bağlı ve Fatih ilçe sınırları içerisinde bulunan Fakülte, yüksekokul ve diğer idari binaların girişlerinde, yakın çevrelerinde, Rektörlükçe talep edilmesi halinde binaların içerisinde yapılacak kontroller esnasında kişilerin üzerlerinde, çanta, paket ve poşetlerde, araçlarında, özel kağıtlarında ve eşyalarında 01.12.2010 günü saat 10.00 ile 30.11.2011 günü saat 10.00 arasında 2559 sayılı kanunun 4771 sk kanun ile değişik 9. maddesi ve Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin ilgili maddeleri gereğince milli güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti için kişilerin üstünde, üzerinde bulunan özel kağıtlar ve diğer eşya ile aracında önleme amacıyla usulü dairesinde ÖNLEME ARAMASI yapılmasına ve bu karar karşı 7 gün içerinde İstanbul Asliye Ceza Mahkemesine itiraz edilebileceğine karar verilmiştir." ifadelerine yer veriliyor.
"Rektörlükçe talep edilmesi halinde" şartının da son derece 'cömertçe' yerine getirileceğini de düşünürsek, bu kararın İstanbul Üniversitesi'nde her türlü hukuksuzluğa zemin sağladığı söylenebilir.
Kararda yer alan "Kişilerin üzerinde, çanta, paket ve poşetlerde, araçlarında, özel kağıtlarında ve eşyalarında .... milli güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti için kişilerin üstünde, üzerinde bulunan özel kağıtlar ve diğer eşya ile aracında önleme amacıyla..." ifadeleri, bu karar iptal ettirilemezse, polisin İstanbul Üniversitesi'nde eşi görülmedik derecede terör estirmesinin dayanağı olacak.
Fatih Emniyet Müdürlüğü başvurdu, mahkeme bir günde kararı aldı!Fatih Emniyet Müdürlüğü'nün 30 Kasım Salı günü karar için mahkemeye başvurduğu ve İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin sadece bir gün içinde talep edilen kararı aldığı ortaya çıktı.
Fatih ilçesi sınırları içerisinde polise okul ve idari binalarda sınırsız yetki veren kararın, açık olarak Anayasa'ya ve yasalara aykırı olmasına rağmen, nasıl alındığı ve bir gün gibi çok kısa bir sürede mahkemenin nasıl böyle bir karar verdiği de tepkilere neden oldu.
Tam bir yıl boyunca geçerli olacak"Önleme Araması" başlıklı ve polise hiçbir izin almadan arama izni veren karar 1 Aralık 2010-30 Kasım 2011 tarihleri arasında geçerli olacak.
Avukatlar karara itiraz ediyorTürkiye Komünist Partisi avukatları, karara bugün itiraz edecekler. Avukat Özgür Urfa, söz konusu kararda sıralanan 'arama sebepleri'nin son derece soyut olduğu bu yüzden Anayasa ve yasalara açıkça aykırı olduğunu belirtiyor.
Karara itirazlarını bugün gerçekleştireceklerini ifade eden Av. Özgür Urfa, itiraz gerekçelerini şöyle sıraladı:
"İtiraz konusu kararda; Verilen Önleme Araması kararı Anayasa'ya, yasaya, hukuka ve uluslararası sözleşmelere açıkça aykırılıklar içermektedir. Önleme aramasını düzenleyen Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nun (PVSK) 9. maddesinde 'Aramanın sebebi, konusu ve kapsamı, Aramanın yapılacağı yer, Aramanın yapılacağı zaman ve geçerli olacağı süre belirtilir' hükmü yer alır. Buradaki amaç aramanın kişileri mağdur etmemesi, makul bir şüphenin varlığı halinde suçun önlenmesi olmalıdır. Bu nedenle arama kararı belirli kişiler hakkında (aranan, makul bir suç işleme şüphesi bulunan veya suçüstü durumundaki kişiler) belirli bir zaman ve belirli bir mekanda yapılması şartıyla sınırlandırılmıştır.
"Oysaki mahkemenin vermiş olduğu karar bütün bu unsurları ihlal etmektedir. Öncelikle önleme aramasının yapılabilmesi için sebebi ve konusunun belirli olması gerekir. Bunun dışında bu sebep ve konunun da soyut değil somut olması ve açıkça kararda belirtilmesi gerekir. Adli ve önleme araması yönetmeliğinde arama konusunun sebepleri; 'makul sebeplerin oluştuğunu ve millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacının ortaya çıktığını ve tehlikenin oluştuğunu gösteren belirlemeler, kolluk tarafından önceden tespit edilir' genel olarak sıralanmıştır. Mahkemenin bu kararı verirken hangi sebepten dolayı verdiği belirtmesi gerekirken, kararda görüldüğü üzere kanunda yazılan bütün sebepler soyut olarak arama kararına eklemiştir. Sadece bu bile kararın hukuksuzluğunu ortaya koymaya yetmektedir. Ortada somut hiçbir şüphe ve sebep bulunmaksızın bir genel arama kararı verilmiştir.
"1 yıllık arama kararı olmaz"
"1 yıllık bir süreyle karar verilmesi süre yönünden açıkça kanunun amacına aykırıdır. Karar verilirken makul bir süre olması somut bir durumda şüphe konusu suçun engellenmesi içindir. Ancak karardan da anlaşılacağı üzere ortada şüpheli bir durumun varlığı bulunmamaktadır. 1 yıllık dönemde ileride ortaya çıkma ihtimali bulunan durumlar için verilmiş bir karar vardır. Hukukta ileride ortaya çıkabilecek soyut durumlar açısından arama yapılması gibi bir durum bulunmamaktadır. Bu açıkça kanunun etrafından dolaşmaktır.
"Ayrıca kararın, emniyet tarafından talep edilmesinin nedeni üniversite ile sınırlı görünse bile İ.Ü.'nün Fatih ilçesi sınırlarındaki tüm binaları ve hatta okul çevresinin yakını denilerek arama kararının sınırları belirsiz bir alanda uygulanmasının önü açılmış, okul yakın çevresi kapsama alınarak o civarda bulunan öğrenci olan veya olmayan kişiler de arama kararı kapsamına alınmaktadır.
"Bu mahkeme kararıyla hukuk bir kez daha ayaklar altına alınmıştır, sadece yasal mevzuat değil Anayasa'da yer alan hak ve özgürlükler ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de açıkça ihlal edilmiştir. Açıkça hukuka aykırı bu kararın kaldırılması için hukuki girişimlerde bulunacağız. İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'ne, Sulh Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararın kaldırılması için bir başvuru yapacağız."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

SESSİZ KALMA.