19 Aralık 2010 Pazar

AKP'nin sağlıkta saldırısı sürüyor


Yıllardır sağlıkta dönüşüm adı altında sağlık sistemini yerle bir eden AKP hükümeti birinci basamakta tamamladığı yıkımı şimdi de ikinci basamak sağlık hizmetine taşıyor.
Aile hekimliği adı altında birinci basamak sağlık hizmetini kökten değiştiren iktidar, bir süredir ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetini de dönüştürmeye çalışıyor. Tam gün ve performansa dayalı çalışma gibi planlarla üçüncü basamak sağlık hizmetini de daha piyasacı hale getirmeyi ve sağlık eğitimi ile bilimsel araştırmayı ikinci plana atmayı planlayan AKP iktidarı, uzun bir süredir ikinci basamak sağlığa da müdahale ediyor.

Dikkat çekici bir örnek: Diyarbakır
İkinci basamak sağlık hizmetlerine yönelik yıkıcı müdahaleyi en iyi gösteren örnek, Diyarbakır. Daha önce de Heybeliada Sanatoryumu Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi gibi ikinci basamak sağlık hizmeti veren önemli sağlık kuruluşlarını kapatan AKP iktidarı son olarak Diyarbakır Devlet Hastanesi’nin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile birleşmesine, yani kapatılmasına karar verildi.
Diyarbakır’da yaşanan sürece tepki gösteren sivil toplum örgütleri, yaptıkları basın açıklamasında süreci şöyle anlattı: “Diyarbakır merkezde son 5 yılda 350 yataklı eski Çocuk Hastanesi, 141 yataklı Göğüs Hastanesi, 120 yataklı eski Kadın Doğum Hastanesi kapatılmış ve 625 yataklı Devlet Hastanesi 300 yatağı düşürülerek, toplam 936 yatak sayısı azaltılmıştır. Buna karşılık 537 yataklı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve 320 yataklı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi( 857 yatak) yapılmıştır. İl nüfusunun artmış olmasına rağmen yatak sayısının giderek azalmış olması düşündürücüdür.”
İkinci basamak sağlık kurumu nedir?
Eğitim ve araştırma hastanesi olmayan devlet hastaneleri ve dal hastaneleri ile bu hastanelere bağlı semt poliklinikleri, entegre ilçe hastaneleri, Sağlık Bakanlığı'na bağlı ağız ve diş sağlığı merkezleri, tıp fakültelerinin bulunduğu ilin dışında yer alan uygulama ve araştırma merkezleri (üniversite hastaneleri) ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin eğitim ve araştırma hastanesi olmayan hastaneleri, belediyelere ait hastaneler ile kamu kurumlarına ait tıp merkezi ve dal merkezleri.
Son 3-4 yılda yaklaşık 15 milyon TL yatırım yapılan bir sağlık kuruluşunun bu kadar rahat bir şekilde kapatılması, sağlıkta plansızlığı gözler önüne seriyor. Bu plansızlığa, bölgede nüfusun hızla artmasına karşın 2. basamak sağlık hizmeti veren kurumların yatak sayısının azalması nedeniyle de tepki gösteriliyor.
Bu ilk değil
Birinci basamak sağlık hizmetinde “Sağlık Ocağı Sistemi”ni tasfiye ederek, sistemin ticarileşmesini kolaylaştıran aile hekimliği sistemini hayata geçiren AKP hükümeti, bununla birlikte ikinci basamak sağlık hizmetinin sunulduğu devlet hastanelerine de müdahale etmeyi ihmal etmedi. Son iki yıl içerisinde yaşanan bazı dönüşümler, AKP hükümetinin bu konuda ne kadar çalıştığını da gösteriyor:
2008: Derince Devlet Hastanesi, Kocaeli Derince Eğitim Araştırma Hastanesi dönüştürüldü.
2008: Van Devlet Hastanesi, Van Egitim ve Arastirma Hastanesine dönüştürüldü.
2008: Erzurum Numune Hastanesi, Erzurum Bölge Eğitim Araştırma Hastanesine taşındı.
2009: Antalya Devlet Hastanesi, 01 Ocak 2009 tarihinden itibaren Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak çalışmaya başladı.
2010: Boztepe Devlet Hastanesi Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi haline getirildi.
2010: Samsun’da 107 yıldır hizmet veren Mehmet Aydın Devlet Hastanesi önce tabela değişikliği ile Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne dönüştürüldü; ardından Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi adını aldı.
2010: Ankara’da Ulus Devlet Hastanesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bağlandı.
2010: Eski Kale Devlet Hastanesi, Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Araştırma Hastanesi olarak kullanılmak üzere 3 Mart 2009 tarihinde 5 yıllığına boş olarak Üniversiteye devredildi. Bir yıldan beri de boş olarak bekletiliyor.
Bu boşluğu kim dolduracak
İkinci basamak sağlık hizmetinin sunumunda görev alan sağlık kurumlarındaki yatak sayılarının gittikçe azaltılması, özel hastanelere alan açıldığı şeklinde yorumlanıyor. Özellikle AKP iktidarına ve Gülen cemaatine yakınlığı ile dikkat çeken hastane gruplarının bu alandaki boşluğu hızlı bir şekilde doldurduğu görülüyor. Örneğin, bu alanda en hızlı yol alan gruplardan biri Medical Park Sağlık Grubu. Başbakan Erdoğan ve AKP’ye yakınlığı ile bilinen Ethem Sancak ile Muharrem Usta gibi isimler, bu sağlık grubunun ortakları. Medical Park Sağlık Grubu, sadece İstanbul’da değil Türkiye’nin bir çok ilinde hastaneler açmış durumda. Antalya, Batman, Van, Elazığ, Samsun gibi birçok ilde hastanesi olan grup, AKP hükümetinin bilinçli bir şekilde oluşturduğu görülen ikinci basamak eksikliğini “başarılı” bir şekilde kapatıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

SESSİZ KALMA.