4 Aralık 2010 Cumartesi

SAMANYOLU TV GENÇLERİ NASIL KIŞKIRTIYOR?

TÜRKİYE ODALAR ve BORSALAR BİRLİĞİ ETÜ GENÇ ATATÜRKÇÜLER TOPLULUĞU (TOBB ETÜ GAT) üniversiteli arkadaşlarının bilgilenmesi için bir konferans düzenledi.
Konferansa, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nu konuşmacı olarak çağırdı
Yargıtay’da yıllarca görev yapmış ve Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih KANADOĞLU’nu davet etti.
Konuşma sırasında küçük bir azınlığın sorularla ilgili tatsızlık çıkarması ve ardından da salonu terk etmesi, Cihan haber ajansı tarafından farklı şekilde servis edilip, Samanyolu TV’de gerçeğinden daha farklı yayına sokulunca, TOBB ETÜ GAT Yönetim Kurulu, gerçekleri anlatmaya karar verdi.
Aşağıda TOBB ETÜ GAT Yönetim Kurulu’nun açıklamasını ve Cihan Haber Ajansı’nın konuyu servis ediş metnini bulacaksınız:




“Saygıdeğer  okuyucular;
3 Aralık 2010 Cuma akşamı Cihan Haber Ajansı tarafından servis edilen ve ilk olarak http://www.samanyoluhaber.com/ sitesinden ulaştığımız fakat onlarca site tarafından da Sabih Kanadoğlu’ na protesto olarak yayınlanan haberden sonra bugün yaptığımız etkinlik hakkındaki bilgiyi TOBB ETÜ GENÇ ATATÜRKÇÜLER TOPLULUĞU olarak sizlerle paylaşmak gerektiğini düşündük.

Yapılan son anayasa değişiklikleri sonrasında Hukuk Devleti yolunda ilerleme kaydedileceği söylenen günlerde HUKUK DEVLETİ kavramının ne olduğu konusunda üniversiteli arkadaşlarımızın bilgilenmesi için bir konferans düzenlemeye karar verdik.
Bu konuda Yargıtay’da yıllarca görev yapmış ve Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih  Kanadoğlu’ nu üniversitemize konuşma yapmak ve sorularımızı cevaplandırmak üzere davet ettik.
Sabih KANADOĞLU konuşmasının iki bölümde yapmak istediğini bizlerle paylaştı.
İlk bölümde teorik olarak Hukuk Devleti kavramının oluşum sürecini, güçler ayrılığı ilkesini, demokratik bir devlet yapılanmasının ULUS DEVLET, LAİK DEVLET ve HUKUK DEVLETİ niteliklerinden oluşacağını ve bunların öncelik sırasının düşünülemeyeceği hakkında görüşlerini belirtti.
Yasamanın yani Meclisin; Yürütmeyi denetlemesi gerektiğini ve ülkemizde seçim kanunları nedeniyle milletvekillerinin genel başkanlar tarafından seçilmesi sonucunda Bakanlar Kurulu’nun kararlarının başta iktidar partisi milletvekilleri olmak üzere Meclis denetiminden geçmesinin mümkün olmadığını, Yargının Yasama ve Yürütmenin denetimini yapması gerektiğini fakat bağımsız olmayan yargının bu denetimi yapmaması sonucunda tüm güçlerin yani Yasama ve Yürütme ve Yargı güçlerinin tamamının Yürütmenin başı, Başbakan a verileceğini bu yönetim şekline OTOKRASİ denildiği ve OTOKRASİ’ nin değişik şekillerde olabileceğini anlattı. OTOKRASİ’nin din kurallarına atıf yapan şekline de TEOKRASİ denildiğini paylaştı.
Sonrasında soruları cevaplandırmak istediğini söyledi ve yazılı olarak soruları beklediğini söyledi. Bir grup dinleyici soruların yazılı olarak toplanmasıyla sansür edileceğinden dolayı rahatsızlıklarını belirttiler. Sabih KANADOĞLU tüm soruların cevaplandırmadan toplantıyı bitirmeyeceğini söyledi.
Bunun üzerine soruları arkadaşlarımız toplarken arka sıradaki itiraz eden dinleyiciler ayağa kalkarak ellerinde 367 FOREVER yazan A4 boyutlarındaki dövizlerle toplantı salonundan sessizce ayrıldılar. Sabih Kanadoğlu itiraz eden dinleyicilerden soru gelmemesine rağmen 367 FOREVER yazısına cevaben aşağı videodaki açıklamayı yaptı.
http://www.dailymotion.com/video/xfxhih_sabih-kanadoylu-nun-tobb-etude-ki-protestoya-karyy-cevaby_news
Gelen tüm soruları ve özellikle sorusunun okunmadığını söyleyen bir arkadaşımızın tekrar yazarak ulaştırdığı soruyu Plaket Töreni başlamasına rağmen cevaplandırdı.
Daha sonra plaket törenine geçmeden dinleyicilerle topluluk yöneticileri olarak bu tepki hakkında etkinlikten kısa süre önce bizlere bilgi ulaştığını paylaştık.
Sabih Kanadoğlu’na Hukuk Fakültesi dekanı Prof.Dr. Çiğdem Kırca’nın odasında bu bilgiyi ilettiğimizde bize kesinlikle katılım konusunda engelleme yapılmamasını istedi.
Bu açıklamanın videosu aşağıdadır.
http://www.dailymotion.com/video/xfxi9n_tobb-etu-hukuk-devleti-konferansy-kapanyy-konuymalary_news
Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümünden Prof.Dr. İsmail Burhan Türkşen tarafından plaket töreniyle etkinlik tamamlandı.
Akşam saatlerinde bir arkadaşımızın uyarısıyla Cihan Haber Ajansının etkinliğimiz hakkında onlarca yazılı ve internet haber organına servis yaptığını öğrendik.
Öncelikle şimdiye kadar yaptığımız etkinliklerden bildiğimiz kadarıyla gazeteci arkadaşlarımız etkinlikten önce bizlere gelerek etkinlik hakkında bilgi notu isterlerdi. Cihan Haber Ajansından arkadaşımızın bizlere haber vermemesi nedeniyle de bu haber bizim için sürpriz oldu.
Bu bilgi notunun olmaması nedeniyle de haber metninde birçok hataya da rastlamadık değil.
Hataları şu şekilde sıralayabiliriz.
Aşağıdaki etkinlik afişinden de görülebileceği gibi
haber metninde geçtiği gibi konferans konusu MODERN HUKUK değil HUKUK DEVLETİ’ dir.


Metinde "gençlere hukuk anlatmak yerine sürekli olarak hükümetin icraatlarını eleştirmeyi tercih etti" olarak verilen konferans ise güncel olaylardan olabildiğince bağımsız olarak güçler ayrılığı kavramının tarihsel gelişiminin anlatıldığı bir şekildeydi.
“Öğrenciler, '27 Nisan bildirisine destek çıktınız, emeklilik döneminizde 1980 darbesini gerçekleştiren Kenan Evren ile birlikte Bodrum'da resim yapmayı düşünüyor musunuz?' şeklinde soru sormayı düşündüklerini belirtti. Öğrenciler, KANADOĞLU'nun soruların sadece yazılı olarak alınabileceğini belirtmesi üzerine aynı öğrenciler, ''soruların kontrolden geçmesini istemiyoruz'' diyerek soru sormaktan vazgeçti. Öğrenciler, KANADOĞLU'nun protesto için ''367 Fatihi'', ''(Ergenekon davasına) 40 Savcı yetmez 367 Savcı Olsun'' şeklinde dövizler açarak salonu terk etti.”olarak belirtilen metinin aksine 367 FOREVER dışında bir döviz açılmamış, değil Kenan Evren ile ilgili bir sözün geçmesini; tamamen sessizce bir protesto yapılmıştır.
“ Yaklaşık 30 öğrencinin protesto ederek salonu terk etmesi üzerine salonda yer alan başka öğrenciler de protestocu gruba destek için salondan ayrıldı. Öğrencilerin büyük bir bölümünün salonun terk ettiğini….”
olarak belirtilen metinin aksine aşağıdaki fotoğraftan görülebileceği gibi salonda büyük bir eksilme olmamıştır ve sadece 10 kişilik bir grup salonu terk etmiştir kalan öğrencilerde alkışlarla Sabih Kanadoğlu’na destek vermişlerdir.

Protesto eden grubun diğer üniversitelerde üzülerek izlediğimiz gençlere yapılan karga tulumba muameleden çok farklı bir şekilde ayrılmasını da arkadaşlarımızı ifşa etmemek amacıyla da bulanık bir şekilde paylaşmak istiyoruz.

Üniversitelerde özgür düşünceye karşı saldırının gittikçe arttığı günümüzde bununla yakından uzaktan yan yana getirilemeyecek bir ortam olan
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB-ETÜ)de yaşanan bir olayın ulusal gazete ve internet sitelerinde yayınlanarak üniversitemizin bu şekilde anılmasından açıkçası biz rahatsızız.
Ülkemizde FİLLER TEPİŞİR ÇİMLER EZİLİR sözüyle anlatılabilecek şekilde gençlik üzerinden yapılan siyasetten çok rahatsızız. Bizler geçmiş dönemlerde yaşanan acılardan ders alarak üniversitelerimizde özgür tartışma ortamına gelebilecek her türlü saldırıya karşıyız. Özellikle yüz yüze baktığımız arkadaşlarımızla aramıza üniversite dışından medya organlarının girmesini yadırgıyoruz.
Genç Atatürkçüler Topluluğu siyasi bir kurum değildir. Genç Atatürkçüler Topluluğu bir partinin emirlerini yerine getiren bir araç değildir. Genç Atatürkçüler Topluluğu Atatürkçülüğün anlamını bilen, kendi imkânları dâhilinde Atatürkçülüğün ruhunu TOBB ETÜ de yaşatmaya çalışan aynı zamanda karşıt görüşlere de saygı duymasını bilen bir üniversite topluluğudur. Kendi imkânları çerçevesinde bilgi sahibi olmak amacıyla konusunda uzman insanları konuşmacı olarak davet eder. Siyasal ya da sosyal bir menfaat peşinde değildir. Bugünkü konferansta yaşanan talihsiz olay ne bizi ne de Sayın Sabih KANADOĞLU'nu küçültmüştür. Küçülen, daha kendini ifade edebilme yetisine sahip olamayan o gruptur. Tartışma ortamının doğal bir unsuru olan karşı düşünceyi savunmak tartışma ve dinlemek yerine yapılan provokasyon çabalarını ve bu provokasyon haberini gerçek düşüncelere vakıf olmadan, yalan yanlış haberlerle olayı saptıran ve gençler üzerinden siyasi amaçlarına ulaşmak için tarafsızlığını yitiren haber sitelerini kınıyoruz.
TOBB ETÜ GAT Yönetim Kurulu"
Cihan Haber Ajansı’nın konuyu aktarış biçimi ise aşağıdaki gibiydi:

"http://www.samanyoluhaber.com/h_476400_ogrenciler,-kanadoglunu-protesto-etti.html
Kanadoğlu neye uğradığını şaşırdı
Yargıtay Eski Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, soruları yazılı olarak göndermelerini isteyince olan oldu.

TOBB Üniversitesi'nde (TOBB ETÜ) ''modern hukuk'' konusunda konferans veren Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, salonda bulunan bir grup öğrenci tarafından ''367 fatihi'' pankartı açılarak protesto edildi.
Bazı üniversitelerde,Anayasa MahkemesiBaşkanıHaşim Kılıçya da bazı siyasetçilerin ''yumurtalı saldırıya maruz kalmaları'' eleştiri konusu olmuştu. TOBB ETÜ'deki protestoda ise öğrenciler, sözlü olarak soru sormak istedikleri Kanadoğlu'nun sözlü soru almayacağını, soruları yazılı olarak göndermelerini isteyince; öğrenciler hem konuşmanın içeriğini hem de soru sorulmasının engellenmesini protesto için ''367 fatihi'' pankartı açarak salonu terk etti.
TOBB ETÜ'de öğrencilerin oluşturduğu Genç Atatürkçüler Topluluğu, ''modern hukuk'' konulu konferans için üniversiteye Sabih Kanadoğlu'nu davet etti. Üniversitenin konferans salonunda 150 kişilik öğrenci grubuna konuşan Kanadoğlu, gençlere hukuk anlatmak yerine sürekli olarak hükümetin icraatlarını eleştirmeyi tercih etti. Hükümetin yargı ve yasama üzerinde baskı kurduğunu söyleyen Kanadoğlu'nun konuşmasını sonuna kadar dinleyen öğrenciler soru sormak istedi. Ancak Kanadoğlu'nun soruların yazılı olarak gönderilmesini istemesi üzerine öğrenciler bu duruma tepki gösterdi.
Öğrenciler, '27 Nisan bildirisine destek çıktınız, emeklilik döneminizde 1980 darbesini gerçekleştirenKenan Evrenile birlikte Bodrum'da resim yapmayı düşünüyor musunuz?' şeklinde soru sormayı düşündüklerini belirtti. Öğrenciler, Kanadoğlu'nun soruların sadece yazılı olarak alınabileceğini belirtmesi üzerine aynı öğrenciler, ''soruların kontrolden geçmesini istemiyoruz'' diyerek soru sormaktan vazgeçti. Öğrenciler, Kanadoğlu'nun protesto için ''367 Fatihi'', ''(Ergenekon davasına) 40 Savcı yetmez 367 Savcı Olsun'' şeklinde dövizler açarak salonu terk etti. Yaklaşık 30 öğrencinin protesto ederek salonu terk etmesi üzerine salonda yer alan başka öğrenciler de protestocu gruba destek için salondan ayrıldı. Öğrencilerin büyük bir bölümünün salonun terk ettiğini gören Kanadoğlu, ''Keşke arkadaşlarınız kalıp beni dinleseydi'' diyerek moral bozukluğunu ifade etti."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

SESSİZ KALMA.